KADINLAR ŞEYTANDIR (?)
Aşk hastalık gibidir, bir zaman sonra geçer, iyileşirsin. Sevgiye dönüşmemişse biter gider, ayrılık kapıyı çalar.
Sevgiyle bezenmiş aşk güzeldir, tadından yenmez. Aşk bitse bile seven kalp, kapıyı çaldırmaz ayrılığa.
"Kadınlar şeytandır" diyor erkekler, "Maymun gibidirler, bir dalı tutmadan diğerini bırakmazlar." Ne demek bu? İlle başka birini bulacak ki senden ayrılsın. Başka türlü bir ayrılık sebebi olamaz yani. Elbette bu da bir sebep, ama genellemek doğru mu? Gerçekten anlaşamadığı için, artık birlikte bir hayatı götüremeyeceğini anladığı için ayrılmak istiyor olamaz mı kadın? Uzun sürmüş bir ilişkide çok şey yaşanır, çok şey paylaşılır ve bu süreçte taraflar birbirini az çok tanımış olurlar. Eğer ayrılıkla sonuçlanmışsa bu ilişki, önceden mutlaka sinyallerini vermiştir. Buna şaşıran taraf bu sinyalleri almamış olan taraftır. Ki bu genellikle erkek olur. Erkek bir kez, kadının kendine ait olduğuna inanıp çantada keklik olarak gördükten sonra bırakır ihtimamı, özeni, sevgi sözlerini. Çünkü kadın onundur artık, nereye gidecektir ki? Bulmuştur işte hayatının adamını, ondan iyisini mi bulacaktır? Kadının ona olan aşkı hiç bitmeyecek sanır, oysa sürdürdüğü rahatlık o aşkın sevgiye dönüşmesine engel olur, dönüştüyse bile yavaş yavaş eritir, sonunda biter bu aşk, haberi olmaz. Kadın gidince de şaşırıp kalır, ne yapmıştır ki o bunu hak edecek?
Kadın sadece sevilmek ve ilgilenilmek ister, sevgidir onu iten, hayata bağlayan güç. Ne mücevher ne para, sadece sevgi ve ilgi.
Ben de genelleme yapmak istemiyorum, anlattığım kadın türü normal düşünen, sağlıklı beyin yapısına sahip, kendiyle barışık kadındır. İstisnalar konumun dışındadır. Zira, şimdiki neslin bazı genç kız ve kadınları farklı düşünüp farklı beklentiler taşıyor. Fiziksel özellikler beyinsel özelliklerinden öne geçiyor, dahası para ve statü hepsinden de öne geçebiliyor. Erkeği kaybetmemek için çılgın gibi sevdiğini de, onsuz yapamayacağını da rahatlıkla söyleyebiliyor. Ama bu önem verdiği özelliklerden birinin kaybolma ihtimalinde bile çılgın sevgisini (!) çöpe atabiliyor. Nasıl sevgiyse artık... Beklentim kadar varsın, olmadı yoksun durumu yani.
Gerçek sevgiyle dolu kalp her sıkıntıya, her güçlüğe göğüs gerer. Bırak ufak olayları en büyük darbelerde bile sarsılsa da ayakta kalır. Onun parasını pulunu, statüsünü, yakışıklılığını değil de özünü sevmişsen eğer kolay kolay bitmez. Karşılık görmesen de, seni terk edip gitmiş olsa da nefret etmezsin ondan, düşünmezsin intikam almayı, seviyorsan bırakırsın, mutlu olsun istersin.
Kadınlar şeytan değildir efendim, onları şeytanlık yapmaya meylettiren, erkeklerin davranışlarıdır.
Çünkü çoğu kadın da der ki: "Erkekler güvenilmezdir."
Bu sözü de onlara, güvenilmez davranışlar sergileyen erkekler söyletmiştir.
(Yine istisnalar hariçtir.)
Sevgiyle bezenmiş aşk güzeldir, tadından yenmez. Aşk bitse bile seven kalp, kapıyı çaldırmaz ayrılığa.
"Kadınlar şeytandır" diyor erkekler, "Maymun gibidirler, bir dalı tutmadan diğerini bırakmazlar." Ne demek bu? İlle başka birini bulacak ki senden ayrılsın. Başka türlü bir ayrılık sebebi olamaz yani. Elbette bu da bir sebep, ama genellemek doğru mu? Gerçekten anlaşamadığı için, artık birlikte bir hayatı götüremeyeceğini anladığı için ayrılmak istiyor olamaz mı kadın? Uzun sürmüş bir ilişkide çok şey yaşanır, çok şey paylaşılır ve bu süreçte taraflar birbirini az çok tanımış olurlar. Eğer ayrılıkla sonuçlanmışsa bu ilişki, önceden mutlaka sinyallerini vermiştir. Buna şaşıran taraf bu sinyalleri almamış olan taraftır. Ki bu genellikle erkek olur. Erkek bir kez, kadının kendine ait olduğuna inanıp çantada keklik olarak gördükten sonra bırakır ihtimamı, özeni, sevgi sözlerini. Çünkü kadın onundur artık, nereye gidecektir ki? Bulmuştur işte hayatının adamını, ondan iyisini mi bulacaktır? Kadının ona olan aşkı hiç bitmeyecek sanır, oysa sürdürdüğü rahatlık o aşkın sevgiye dönüşmesine engel olur, dönüştüyse bile yavaş yavaş eritir, sonunda biter bu aşk, haberi olmaz. Kadın gidince de şaşırıp kalır, ne yapmıştır ki o bunu hak edecek?
Kadın sadece sevilmek ve ilgilenilmek ister, sevgidir onu iten, hayata bağlayan güç. Ne mücevher ne para, sadece sevgi ve ilgi.
Ben de genelleme yapmak istemiyorum, anlattığım kadın türü normal düşünen, sağlıklı beyin yapısına sahip, kendiyle barışık kadındır. İstisnalar konumun dışındadır. Zira, şimdiki neslin bazı genç kız ve kadınları farklı düşünüp farklı beklentiler taşıyor. Fiziksel özellikler beyinsel özelliklerinden öne geçiyor, dahası para ve statü hepsinden de öne geçebiliyor. Erkeği kaybetmemek için çılgın gibi sevdiğini de, onsuz yapamayacağını da rahatlıkla söyleyebiliyor. Ama bu önem verdiği özelliklerden birinin kaybolma ihtimalinde bile çılgın sevgisini (!) çöpe atabiliyor. Nasıl sevgiyse artık... Beklentim kadar varsın, olmadı yoksun durumu yani.
Gerçek sevgiyle dolu kalp her sıkıntıya, her güçlüğe göğüs gerer. Bırak ufak olayları en büyük darbelerde bile sarsılsa da ayakta kalır. Onun parasını pulunu, statüsünü, yakışıklılığını değil de özünü sevmişsen eğer kolay kolay bitmez. Karşılık görmesen de, seni terk edip gitmiş olsa da nefret etmezsin ondan, düşünmezsin intikam almayı, seviyorsan bırakırsın, mutlu olsun istersin.
Kadınlar şeytan değildir efendim, onları şeytanlık yapmaya meylettiren, erkeklerin davranışlarıdır.
Çünkü çoğu kadın da der ki: "Erkekler güvenilmezdir."
Bu sözü de onlara, güvenilmez davranışlar sergileyen erkekler söyletmiştir.
(Yine istisnalar hariçtir.)
Şeytanın alası erkeklerdir. Milyonlarca örnek verebilirim. Yeryüzünde çocuklara hatta bebeklere ve hatta hayvanlara bile musallat olan yani tecavüz eden cins hangi cins? Ya şeriat ülkelerindeki erkek şiddeti, baskısı nerede görülmüş?..kadınlar her zaman kurbandır..şeytan değil..
YanıtlaSilcanım eline sağlık tüm yazdıklarına katılıyorum. Bücürük mırrrlarını ben de sevgilerimi gönderiyorum:) öptüm
Asıl maymun erkekler be canım. Onlar bırak bir dalı bırakmadan başka dalı tutmayı, iki hatta mümkünse üç dört dalı birden tutmak istiyor. Yalan mı?
SilYerim ben o Bücürük'ün mırmırlarını:)))
Nurtenciğim yazdığın her cümleye katılıyorum. Elbette ki, genelleme yapılması yanlış.. Ama canım üzülerek söylüyorum ki, hem cinsimiz olan hanımların büyük bir yüzdesi senin bahsettiğin türden. Ben de sevgi,sadakat konusunda tamamen seninle aynı düşüncedeyim. Sanırım türümüzün son örnekleriyiz. Çünkü etrafımda benim gibi düşünenleri pek bulamıyordum. Sayı azda olsa var demek...Canım kalemine sağlık,öptüm sevgilerimle..
YanıtlaSilDinozoruz dinozor Hanife'ciğim.
SilAz da olsa varız elbette.
Sevgilerimle.
Kadın da bir insandır sonuçta.
YanıtlaSilDüşünme
Söz söyleme
Geleceğini belirleme
Haklarına sahiptir.
Bu M.Kemal Atatürk zamanında 1934'lerde bir hak olarak verilmiştir.
Bunu kullanamayan
Erkeğin karşısında pısırıkça duran
Kendi ile ilgili konuda susan
Birisine bağımlı yaşamayı alışkanlık haline getiren
Ne denir ki başka
Olan bitene boyun eğen bir kadın
Sonuçta yaşadığını hak eder.
Lakin kadının sesi çıkmıyor diye
Ona
Eziyet eden vicdansıza ne demeli?
Bu durumda erkekler için söylenenleri kadın onlara hak olarak veriyor demektir.
Dik durmasını bilmeyen biri yönetilmeye aday demektir
Ne yazık ki...
Yorumunuz tokat gibi hocam. Biz kadınlara tokat gibi çarpıyor.
YanıtlaSilDik durmasını bilmiyorsak o vicdansıza ne demeli? Haklısınız.
Saygılarımla.
Nurten Hanım,
YanıtlaSilHiç olur mu öyle şey
"Tokat" sözcüğü sizin üzüldüğünüzün resmidir.
Ne ki,
Amacım üzmek değildi.
Kendimi bildim bileli Anadolu kadınının hep çile çekmesine şahit oldum.
Anamdan bilirim bu durumu .
Kadınlara reva görülen bu yaklaşımlar her daim tepkimi çekmiştir.
Bu durumu defalarca ele almış
Yazılarımda yer vermiş, düşüncelerimi açıklamışımdır.
Hatta
Şu günlerde "kadınlar"a dair bir yazı yazmayıda düşünüyordum.
Fakat,
Bir önceki yorumumda dile getirdiğim
Kadınlar kendi haklarına sahip çıkmayı bilr
Erkeklere bırakmış durumdalar
Benim isyanım bunadır.
Yoksa kadın "baş tacımızdır", "anamız, bacımızdır"
Geçmişte yaptıklarını "Kurtuluş Savaşı'nda Kağnı Kolları" yazımda belirtmiş
Kadınlara bugün yapılanların yanlışlığını dile getirmeye çalışmıştım.
Lakin,
Kendi geleceğine yön veremeyen,
Geleceğini diğerinin dudaklarından çıkacak kelimelere teslim edenleredir
Benim serzenişim.
Yoksa,
"Tokat" benim neyime.
En içten dileklerimle
Saygı ve selamlarımın kabülünü rica ediyorum.