GALİBA İYİLEŞİYORUM


Hâlâ şaşırabiliyor olmama şaşıyorum. Ve şu anda gerçekten şaşkınım. Aynı zamanda utanç içindeyim. Kendimden utanıyorum.
Ben kendimi önyargısız sanırdım, insanları kılığına kıyafetine, görünüşüne göre değerlendirmezdim güya. 
Ne kadar kocaman bir yanılgı içindeymişim. Açıkça ve dürüstçe yazıyorum, kendimi tanımamışım.



Yeni bir müşterim oldu bu yıl. Bir müşterimin tavsiyesi üzerine görüşmüştüm bu beyle. Müşteri olarak yeniydi, ama arada sırada karşılaşırdık mahallede. Selam sabahtan öteye gitmezdi sohbetimiz. Hatta ücret konusunda az kalsın anlaşamıyorduk da, "Sen bu fiyatı kabul et şimdi, kiminin parası kiminin duası" demişti, ben de kabul etmiştim. Beylerbeyi'nde kasap dükkanı işletiyor bu bey, bir de ortağı var. İkisi de orta yaşın üzerinde ve efendi insanlar. Tonton ihtiyarlar olarak göründüler gözüme. Bilgisayardı internetti yok bunlarda, eski usul yürütüyoruz işleri, kâğıt ortamında. Ama Allah var, şimdiye kadar hiç üzmediler beni, ne evrak ne de para konusunda sorun yaşamadım. 
Dükkanı geç kapattıkları için evrak ve para alışverişlerimiz için evime uğrar, kapıda kısa bir sohbetle işimizi bitiririz. 
Bu akşam kızıyla gelmişler, farklı da bir işimiz vardı ve öyle ayaküstü olamayacağı için içeri davet ettim. Ben işle meşgulken onlar benim kitaplığa dalmışlar, "Sen bayağı bir kitap okurusun galiba" dedi. Sohbet bu cümleyle açıldı, açılış o açılış. 
Bir anda karşımda son derece entelektüel ve genel kültürü yüksek birini gördüm. Hangi kitabı eline aldıysa hikayesini anlattı. Meğer eskiden matbaacıymış, hem de benim yıllarca çalıştığım Cağaloğlu'nda. Bekir Yıldız dedi bana, Fakir Baykurt dedi, Sait Maden dedi. Dostoyevski, Tolstoy, Balzac, Orhan Kemal, Yaşar Kemal... Şaşırdım kaldım. . Ve bir çok yazarı da tanıyor, sohbeti olmuş. 
Ben yıllardır Bekir Yıldız ve Fakir Baykurt adını zikreden ve kitaplarını okuyan birine rastlamadım, kendimi yalnız hissediyordum bu konuda. Yalnız ve dinozor...
Sohbet siyasete kaydı sonra, son seçimlere ve ülkenin durumuna. 
Sonra kızıyla ilişkisine; ne kadar doğal, ne kadar içten ve ne kadar sevgi dolu. 
Hani sokakta görürsünüz bir insanı da, pek bir şeye benzetmezsiniz, sıradan biri olduğunu düşünürsünüz; aynen öyleydi benim bu beye bakışım. 
Çok şaşkınım ve utanıyorum, ama aynı zamanda çok da mutluyum. Böyle nitelikli yeni bir dost edinmiş olmanın mutluluğunu yaşıyorum.
En önemlisi, galiba artık iyileşiyorum.
Bu akşamı yaşayıp mutluluk duymak ve bunu yazıya dökebilmek benim iyileşmeye başladığımın göstergesi galiba. 
Hayatı seviyorum!


Yorumlar

  1. Hayat'da sizi sevsin dilerim..
    sevgiler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Leyla hanım ne güzel bir dilek.
      Hepimizi sevsin hayat, hepimizi.
      Sevgi ve selamlar

      Sil
  2. Sema Ayşemden Tunaoğlu :) sevgi saygılarımla ... güzel şeyler bunlar :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aaa, sürpriz!
      Sizin adınızı görünce çok mutlu oldum Sema hanım.
      Sevgilerimle, öpüyorum kocaman.

      Sil
  3. Harika bir yazı. Okudukça insan rahatlıyor. Düşünüyor düşünüyor. İyi ki yazıyorsun Nurten Hanım iyi ki...İnsanları gerçekten tanımak için az da olsa sohbet etmek lazım.
    Ya da yazdıklarından nasıl biri olduğunu anlamak...
    Saygılarımla bol kazançlı günler dilerim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hocam, her zamanki nezaketiniz ve inceliğiniz karşısında mahcup oluyorum.
      Sağolun, varolun.
      Siz de iyi ki varsınız.
      Selam, saygı ve sevgilerimle.

      Sil
  4. nurten hanım,
    size yeni keşfettiğim bir yazar önereceğim, belki de okumuşsunuzdur ben yeni okudum: emrah serbes. son kitabı deliduman'ı bi inceleyin, bakın. bu kadar hüzünlü bir hikayeyi bu kadar iyi bir mizahla birleştiren, karakterleri iliklerine kadar hissettiren bir yazar az bulunur.

    YanıtlaSil
  5. Okumadım, ama okumayı düşünüyorum.
    Teşekkürler.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar