YAŞAMIMIN ANLAMI


Çok çalışıyorum bir iki yıldır.
İşten geç çıkıyor, bazen eve iş getiriyorum.
Ben eski ben değilim; okuyan, yazan, gezen Nurten yitip gitti.
Zorunlu, fakat geçici olan bu yaşam tarzımın sebep olduğu sıkıntıların da farkındayım.
Kendimle birlikte zaman zaman oğlumu da ihmal ediyorum. "Artık büyüdü, kendi başının çaresine bakıyor" mazeretinin arkasına sığınmam kurtarmıyor beni.



"Bu dünyaya çocuk getirilmez" diyenlerdendim.
Henüz çocuğu olmayan, ama annelik içgüdüsünü içinde taşıyan kadınların çocuk istemesine, anlam veremez, defalarca tüp bebek denemesi yapanlara şaşırırdım.
Allah bana çok güzel bir çocuk verdi. Onun doğumuyla birlikte dünyam değişti. Bütün o, çocuk isteyen kadınları anladım. Artık bütün dünyadaki çocuklar benimdi, tek bir gözü yaşlı çocuk yüreğimde acıydı. Açlık çeken, savaşlarda ölen çocuklarla içimden bir parça kopup gidiyordu.

Yıllar sonra, aslında bu kötü, adaletsiz dünyaya çocuk getirmek gerekli diye düşündüm. Yetiştireceğim vicdanlı, adalet duygusu gelişmiş bir çocuk ve onun gibiler bu dünyayı düzeltebilirlerdi belki.
Çok şükür bu niteliklere sahip bir oğlum var. Hem mutluyum hem gururluyum. Ancak her anne-çocuk ilişkisinde olduğu gibi çatışmalarımız, gerginliklerimiz oluyor. Bir yıl öncesine kadar olmayan bu çatışmaların geçici olduğunu biliyor, fakat üzülüyorum.
Aramıza duvarlar örüldü sanki. Gitgide uzaklaşır olduk birbirimizden. Sadece benimle değil, neredeyse tüm aile ile bağlarını zayıflattı. On sekiz yaşını dolduran büyük çoğunluk gibi her şeyi bildiğini sanıyor. Biraz dik başlı, dediğim dedik oldu.
Onu o kadar iyi anlıyorum ki.
Tüm çocukluk ve gençlik yıllarım isyan ile geçti. Okulda sakin evde asi bir çocuktum. Hayatıma müdahale edilmesini, kararlarıma karışılmasını asla istemez, bunun için sonuna kadar mücadele ederdim.
En çok annemle.
Çünkü annem lider kişilikli, otoriter bir kadındı. Zaman zaman, gittikçe anneme benzediğimi düşünmeme karşın oğluma karşı otoriter olduğumu sanmıyorum.
İşte bunun için karşıma alıp konuştum oğlumu dün.
Yaşadıklarımı, deneyimlerimi, hatalarımı anlattım. Onu ne kadar çok sevdiğimi, ne yaparsa yapsın bunun değişmeyeceğini bir kez daha yineledim.
En önemlisi, artık hem kendime, hem ona daha fazla zaman ayırmak istediğimi ve bunun için ne gerekiyorsa yapacağımı söyledim.
Ben de artık eski ben olmak istiyorum çünkü. Her gün otuz kırk sayfa okumadan uyumayan, düzenli yazı yazan, İstanbul'u sokak sokak gezip keşfe çıkan, sanatsal etkinlikleri takip eden Nurten geri gelmeli. Gelmeli ki yaşadığımın farkına varayım.

Sonuçta, sanırım aramıza örülen duvarlardan bir kaçı yıkıldı.
Hafifledim.

Yorumlar

  1. Aylar sonra neden yazdı ki .diye düşündüm bir an yazınızı okumadan. Sonrasında yazınızı okuyunca bir yıl önceki okuyan, yazan olmak isteğiniz beni mutlu etti. Oğlunuzla aranızda olan çekişmeler bizlerinde başında olan bir şey. İnanın. Ben de kızım için demesem de oğlum için aynı şeyleri düşünüyorum. O da sizin oğlunuz gibi. Kararlarına karışılmasını istemyor. Ve verdiği kararlarda sonuçta kendi geleceğinin etkileneceğini söylüyorum ben sadece. Kararlarına müdahale etmeden. Bir arkadaş gibiyiz çoğu zaman. Sizinde oğlunuzla arkadaşça konuşup örülmekte olan duvarları yıkmanız başarıdır gelecek için. Çocuklarımıza vereceğimiz en büyük destek onların verecekleri kararları düşünüp tartarak vermelerini sağlamaktır. Verdikleri kararları uygulamalarına yardımcı olmaktır. Günümüz şartları otoriterliği kabul etmiyor. Hele hele gençlere otoriter davranış göstermek ters etki yapıyor. Oğlunuzun sizin verdiğiniz mücadeleyi idrak etmesi kendi geleceği için de çok önemlidir. Yaşam zor ve sıkıntılarla dolu, dikenli bir yoldur. O yolu dirayetli bir şekilde, akılcı kararlarla yürümek en doğrusudur. Oğlunuza bu bağlamda başarılar diliyorum. Doğru kararlar vereceğine inanıyorum. Bir annenin evlat sevgisini,bir babanın evlat sevgisin anlayacağını düşünüyorum. Saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hocam merhaba,
      Yanıt vermek için kafamın rahat olduğu bir zamanı bekledim. Meslektaşlarımız ve ailelerimiz bilir, bizim en yoğun dönemimizdir ayın üçüncü haftası. Bugün biraz rahatım ve hatta ikinci yazımı da yazdım. Size teşekkür etmek istiyorum. İncelikli ve duyarlı yorumunuzdan dolayı.
      Daha bir çok yazıda buluşmak üzere, selamlarımla

      Sil
  2. Canım arkadaşım çok güzel anlatmışsın duygularını 18 yaşında kızı olan bir anne olarak hislerimin tercümanı oldun yüreğine sağlık

    YanıtlaSil
  3. Nurtenciğim hoş geldin canım. Seni aramızda tekrardan eski Nurten olarak görmek beni son derce mutlu etti... Günümüzde çocuk yetiştirmek inan çok büyük bir cesaret, özveri, mücadele, bilgi ve birikim gerektiriyor. Buna rağmen bazen yeterli olmadığını düşünüyor insan. Bildiğin gibi iki kızım var. Tecrübe kazandım dedim. İkinci ile daha iyi baş edebilirim diye düşündüm. Ne gezer...:) İkisi de birbirinden tamam farklı kişilik. "Kızım ben bu yaptığını ablanda görmedim" dediğimde, ben ablam değilim...! diyor. Haklı ikisi de farklı yapı ve karakterde... Canım Allah hepimizin yardımcısı olsun. Tekrar hoş geldin diyor, yazılarını bekliyoruz. Sevgiler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hanife'ciğim teşekkürler canım.
      İnşallah devam edeceğim. Yavaş yavaş.
      Sevgilerimle.

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar