KOMİK-İ ŞEHİR NAŞİT BEY

Oyuncu rahatsızlığı sürprizi ile karşılaşmadan biletini aldığımız oyuna gidebildik bu sezon nihayet.
Bir kez daha iptal edilip yerine başka bir oyuna gitmek zorunda kalsaydık çok üzülecektim gerçekten. Çünkü Komik-i Şehir Naşit Bey oyununun Üsküdar'a gelmesini sabırsızlıkla bekliyordum. Tiyatronun bu önemli tulûat (doğaçlama) oyuncusunun hayatını sahnede seyretmek en büyük emelimdi.

Belki bir çoğumuz bilmez; Naşit Bey, Adile Naşit ile Selim Naşit'in babasıdır. Tiyatro kulisinde büyüdüklerinden, babalarının başka mesleği seçmelerini istediği halde "Biz tiyatro gördük, başka bir şey yapamazdık ki" demiştir Adile Naşit ve ağabeyi ile birlikte yıllarca tiyatro yapmışlardır.

Her ikisi de, ama özellikle Adile Naşit Türk halkının gönlünde sevgi dolu bir yer edinmiştir. Bu yüzden oyunu seyredip eve döner dönmez bilgisayarımın başına geçip aile boyu hikâyelerine daldım. Oyunlarından, filmlerinden videolar izledim. Kâh kahkahalar attım, kâh gözyaşı döktüm.

KOMİK-İ ŞEHİR NAŞİT BEY oyunu da, hem kahkahalar attırıyor hem gözlerini dolduruyor seyircinin.
Naşit Bey'in yaşlı ve mali açıdan zor durumda olduğu bir sahne ile başlıyor oyun. Bu sahnedeki Rıza Baba rolünde Naşit Bey'in torunu Naşit Özcan'ı görüyoruz biz. Ancak oyunun geçen yılki ocak ayı provalarında rahmetli Ayberk Atilla bu rolde imiş. İlk gösterime (prömiyer) bir kaç gün kala rahatsızlanıp hastaneye kaldırılmış. Bunun üzerine Naşit Özcan iki günde Rıza Baba rolüne hazırlanıp prömiyere çıkmış. Şubat ayında rolü teslim etmekmiş anlaşmaları, ancak Ayberk Atilla iki hafta sonra hayatını kaybetmiş.
Naşit Özcan oyunun final sahnesinde Neyzen Tevfik rolünde de karşımıza çıkıyor. Çok etkileyici bir final sahnesiydi.

19.yüzyıl sonunda ve 20.yüzyıl başlarında tulûat tiyatrosu çok gözdedir. Naşit de ustasından Komik-i Şehir unvanını devralınca kendi tiyatrosunu kurarak  seyircinin dolup taştığı oyunlar sergiler. (Komik-i Şehir, Türk doğaçlama tiyatrosunda ustalığın en yükseğine ulaşmış güldürü sanatçılarına verilen unvanmış.)
Fakat gel zaman git zaman şartlar değişince, yani ülkeye sinema gelince, insanlar tiyatrodan çok sinemalara gider olmuşlar. Naşit'in tiyatrosunun önündeki kuyruklar artık Şarlo'nun filmlerinin gösterildiği sinema salonlarının gişelerinde görülür olmuş. Binbir emek gerektiren, günde en fazla matine ve suare olmak üzere iki kez sergilenebilen oyun yerine, hiç bir emek gerektirmeyen ve gün içinde defalarca gösterime sunulabilen filmler, tiyatro salon sahiplerinin salonlarını kapatıp sinemaya çevirmesine sebep olmuş. Zaten artık kendine ait bir tiyatrosu olmadan başka bir salonda tiyatro yapmaya çalışan Naşit Bey de bu durumda işsiz kalmış. Sonrası büyük dram; sinemada bir kaç küçük rol, geçinebilmek için piyango bileti satıcılığı gibi onurunu zedeleyen işler vs.

Tiyatromuzun bir dönemini anlatan bu oyuna tiyatro seven herkes kesinlikle gitmeli.
(Geçirdiğimiz bu zor günlerde bir nefes alırsınız)

OYUNUN ADI: KOMİK-İ ŞEHİR NAŞİT BEY
YAZAN: Gökhan Erarslan
YÖNETEN: Ali Yaylı
SAHNE TASARIMI: Mehmet Emin Kaplan
KOREOGRAF: Özge Midilli
MÜZİK: Emrah Can Yaylı
OYUNCULAR: Bora Seçkin, Naşit Özcan, Sinan Bengier, Metin Çoban, Emrah Can Yaylı, Şeyda Arslan, Can Tarakçı, Özgür Dağ, Ada Alize Ertem, Kutay Kırşehirlioğlu, Erhan Akkoyunlu, Göksel Arslan, Rahmi Elhan, Semah Tuğsel, Mehmet Avdan Fahri Kıncır.