RAHAT MI DEDİM?


14.02.2018
20:10 Hayri Kafe

Kafenin bahçesinde benden başka kimse yok. Ömer'i bekliyorum, Ümraniye'den gelecek. Ne güzel bir fırsat oldu yazmak için. 1 saati bulur gelmesi, dökül bakalım beyaz sayfalara Nurten hanım; özlemiştir seni bu defter. Hey gidi 2014 yazı; hemen her akşam on adım ötedeki evimden çıkıp en kuytu masaya oturur, çayımı söyler yazar da yazardım (o zaman Hüner'di burasının adı). Geçen gün kitaplığımda rastladım,
neredeyse roman olacak kadar yazmışım. Tekrar okumak, kıyısından köşesinden de olsa iyi geldi. Ne çok şeyi unutmuşum, o kadar zorlu bir yıldı ki, hatırlamak istemediğim bir dolu şey yaşamıştım. Üzüntüler, korkular, kabus dolu geceler... Şimdi okuyunca bütün bunların ne kadar yersiz olduğunu düşündüm ve gülümsedim. Boşuna korkmuş, boşuna üzülmüşüm, her şey geçiyor sonunda. Yeter ki hayata inancını kaybetme, yeter ki sarılacağın bir işin, samimi dostların ve ailen olsun yanında.

Hava soğuk, herkes evlerine çekildi bu akşam anlaşılan. Daha iyi, toplantımızı rahat yaparız.
Eyvah, rahat mı dedim ben? Bağıra çağıra telefonla konuşan bir kadın bahçenin kapısından girdi, bakmadım ondan yana. Tam arıza bir tipe benziyor. Geldi oturdu yan masama, konuştuğu kişiye sunturlu bir küfür savurarak kapattı telefonunu ve çat diye attı masanın üzerine. Göz ucuyla izliyorum yandan yandan, çantasından yün bir şal çıkarıp omuzlarını sardı iyice. Bir çay söyledi, çayı gelince sigarasını yaktı, bir nefes çekti ve "Çok soğuk" dedi. Ortaya söylüyor gibiydi, "Siz üşümüyor musunuz?" deyince anladım ki ortaya falan değil direkt bana söylüyor. Kaçış yok anlaşıldı, yazı falan bitti bu dakikadan sonra, defter kapandı.

-Üşümüyorum, ısıtıcılar çalışıyor.
-Hııı, ben çok üşüyorum, ısıtıcıdan sıcak geliyor mu ki size benim tepemde ben üşürken hayret.

Sesimi çıkarmadım, bir sigara daha yaktı diğeri biter bitmez.

-Aman bu da hep aşağı kayıyor, nedense? Tayt tayt, hep aşağıya kayıyor, çeke çeke bir hal oldum.
-İnce zaten, ondan üşüyorsunuzdur siz.
-Yaa, değil mi? Peki ne yapmalı?
-İçine ince bir külotlu çorap giyebilirsiniz, işe yarar.
-Hııı, belki kaymaz da o zaman. Yakında mı oturuyorsunuz?
-Karşı apartmanda, siz?
-Şile'de oturuyorum ben. Anneme geldim, hasta, ona bakıyorum. Aman bıktım zaten, bir an önce evime gitsem. Sevmiyorum buraları, depresyona gireceğim valla.
-Başka kardeşiniz yok mu, annenizle ilgilenecek?
-İki tane abim var, umurlarında mı? Ama yeter artık, "Çağır gelinlerini baksınlar" diyeceğim. Banane canım, Az yol mu Şile'den buraya? Su mu veriyorum yola, git gel para, git gel para. Bana gel diyorum gelmiyor, soğuklarda gelemezmiş, ben geliyorum ya, benim canım yok mu?
-Evli misiniz?
-Evli mi görünüyorum oradan? Hah hah haaaa. Yok canım, boşandım ben, 15 sene oldu, torunum var benim. Oğlumun ilk çocuğu. Kadıköy'de oturuyor oğlum, gelin köylü oldu, kırk yılda bir ararsa arar işte. Amaaan, derdim değil varsın aramasın, kimseden fayda yok bu dünyada. Bana yükü olmasın da. Sen evli misin?
-Yok, ben de boşandım epey oluyor.
-Neden boşandınız?
-Geçimsizlik diyelim.
-Nasıl yani? Geçimsizlik nasıl bir şey oluyor?
-Hani eski Türk filmlerinde derler ya, "Biz ayrı dünyaların insanıyız" diye, öyle işte. Anlaşamadık.
-Allah Allah. Benimkinin bir erkek arkadaşı vardı, bir gün demiş ki, "Bir çiçekle yaz geçmez oğlum, bak seni bir yere götüreceğim, bir karı var orada bayılacaksın." Bir gün evde televizyon seyrediyoruz, telefonu çaldı bunun. Kalktı gitti banyoya, konuşuyor. Hemen kalktım peşinden, kulağımı dayadım kapıya. Kocam sonuçta değil mi dayarım yani. "Ne arıyorsun bu saatte hem de evden?" diyor bizimki. Duyacağımı duydum, gittim odaya. Geldi bu, hiç bir şey olmamış gibi televizyon seyrediyor. "Kimle konuşuyordun sen?" dedim. Duymadı, dalmış televizyona. Yumruğumu sehpaya bir vurdum, "Kimdi ulan o orospu? Şerefsiz, alçak." dedim. Oğlum 6 yaşındaydı, hiç unutmadı o günü. Hemen boşadım durur muyum? Aman ne pişman oldu ne özürler diledi. Bir şans daha verecekmişim, deli miyim? Yıllarca yatmış aynı kadınla soysuz. Zaten görücü usulü evlendiydim, hiç sevmedim onu. Bu erkek milleti ille aldatır zaten, ne ararlarsa, sanki altın var başkasında. "Ulan pezevenk" dedim o akşam, "Ben sana kız oğlan kız geldim, kız oğlan kız yattım altına şerefsiz, gençliğimi verdim sana Allahsız."
-Ooooo
-Yalan mı? Ne arıyon sen orospularda? Söyle bana, ben senden bıktım, orospularda gözüm de, adam gibi söyle, yeme küfürü. Demek sen anlaşamadın? Geçimsizlik? Allah Allah?
-Bir daha evlenmedin galiba.
-Yok. Ama oldu tabi hayatımda biri. Aman o da şerefsizdi be, bunların alayı aynı. Zaten evliydi, yok yapamam ben evli adamla, olmaz. Bilmiyordum ki, tanıştık, iki ay falan gezdik sonra bir gün karısı aradı beni. "Ben Cevdet'in karısıyım, senin kocamla ilişkin mi var?" dedi. Saklamadım, yalan yok bende. Aman efendim, bu Cevdet ne yalancı ne arsız ne hırsız ne şerefsiz biriymiş de, bırakaymışım sonra çok üzülürmüşüm de. Sen niye bırakmadın o zaman? Değil mi yani? Sonra bir gün de kızı aradı, orada burada geziyormuşuz da bizi görüyorlarmış da. Nerden görüyorlardı ki biz uzaklara gidiyorduk? Arabası var adamın. Yoksa bu telefonlarda bir şey mi var böyle geldiğini gittiğini belli eden?
-Yok canım, belki peşine adam takmışlardır, daha önce de olduysa vukuatı?
-Bilmem ben. Bana ilk dediydi.
-Sen de devam etmişsin ama adamla gezmeye.
-Yok be anam, bir gün de oğlu aradı gene, babasını kötüledi durdu, ayrılmamı istedi. O zaman ayrıldım zaten, 9 ay oldu. Amaan, telefonunu da değiştirmiş, bıraktım.
-İyi olmuş, evli adamdan hayır gelmezdi zaten kendin diyorsun.
-İstese arar ama, benim telefonum var onda yani. Yok yok, aramasın zaten, dünyada adam mı yok, bulurum ben başka birini. Teyzem Yalova'da benim, bir gün çağırdı kısmet bulmuş, görüştüm adamla. Boyu posu, kılığı iyiydi de kanım kaynamadı be. Evi, arabası, parası varmış. Olsun. Kaynayacak için şöyle fokur fokur ki bir şeye yarasın. O da olmadı yani.
-Kısmet.
.........
-İstese arar beni ya, telefonum var benim onda. Ama ben aramam şerefsizi, katiyen.

Allah'ım bir saati geçtik mi ne? Oh, çok şükür Ömer, sonunda. Biraz daha gelmeseydin daha hangi şerefsizleri dinleyecektim Allah bilir.


Yorumlar

  1. Cok guzel bir hikaye kaleminize saglik! Yuzumde kocaman bir gulumseme biraktiniz. Tesekkurler...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar