MUTLU OLMAK VARKEN

"Ne zaman canın yansa bu kadar derinden,
Sanırsın mümkün değil bir daha üzülmek.
Ne inat ne gözü kara ne dayanıklı yürek,
Acıyor aynı yerden her şeye rağmen.
Ne akıl kar ediyor ne fikir o sırada,
Biliyorsun geçiyor zamanla ama ne fayda.
Yaralı, tepeden tırnağa herkes yaralı,
Alışılmıyor acıya, yok kaidesi kuralı..."  Sezen Aksu, Herkes Yaralı

En güzel haliyle oturuyor karşımda arkadaşım. Her zamanki kibarlığı, nezaketi ile. Küçük bir çocuk saflığı ile bakıyor kocaman gözleri.

"Hayatı öğreniyoruz işte" diyor, yaşadığı büyük hayal kırıklığı ile. Keşke diyorum böyle öğrenilmese, ama başka türlü de öğrenilmiyor ki bu hayat ve insanlar.
İnsanlar!
O kadar kötü ki bazıları; bilerek can yakmaktan o kadar haz alıyor ki. Ne yaşamışlar acaba da bu hale gelmişler diyorsun. Anlamakta zorlanıyorsun. Çünkü sen can yakmayı hele de bilerek can yakmayı hiç tecrübe etmemişsin, etmezsin.
O kadar kendinden bihaber ki bazıları da. Can yaktığından da bihaber döküveriyor ağzından acı sözleri bir bir. Karşısındakini dinleme derdi bile olmadan.
O kadar işsiz ki bazıları ve o kadar da kompleksli; bütün işi, kim nerede ne zaman ne yapıyor? Kime anlatmalıyım en kısa yoldan? En muhteşemi de ilk ondan duyulsun...
Ve o yüksek EGO!
O kadar büyük egosu var ki bazılarının; tatmini için her yol mubah. Kendilerini muhteşem sanan kadınlar, iki sohbet ettin diye ona meftun oldun sanan erkekler...

Yazık değil mi?
Sana da karşındakine de.

Anladım hayata öfkelisiniz. Anladım kendinizle barışık değilsiniz.
Anladım da,
Kendi üzerinizde çalışmak, destek almayı denemek varken neden hayata öfkenizi hiç hak etmeyene kusuyorsunuz? Neden güzel kalbini katılaştırıyorsunuz insanın?
Değiyor mu yani sonunda?
Geçip giden zaman geri geliyor mu?

Oysa hayat her şeye rağmen o kadar da güzel ki.

Yorumlar

Popüler Yayınlar