AMANVERMEZ AVNİ

Şehir tiyatroları yeni oyunları sahnelemeye devam ediyor. 'Amanvermez Avni' bunlardan biri ve biz yine meslektaş arkadaşlarımızla, geçtiğimiz cuma akşamı bu oyunu seyrettik.


Oyunun konusu 1908 Osmanlısında II.Abdülhamit döneminde geçiyor. Osmanlı'nın Sherlock Holmes'u olarak kabul edilen Amanvermez Avni adlı dedektifin maceralarından kesitler seyrettik diyebilirim.
Oyunun kadrosu kalabalık, müzikler dönemin ruhuna uygun ve çok güzel. Renkli diyaloglar ve yine dönemin ruhuna uygun giysiler kulağa ve göze hitap edici nitelikte.
130 dakika süren iki perdelik oyunda güzel bir akşam yaşadık.




















Oyun sırasında sohbet ettiğim bir avukat hanım hiç beğenmediğini söyledi, fakat ikinci perdeyi de seyretmek için içeri girdi. Yanımdaki koltukta oturan dostum ise sıkıldı ve arada çıktı evine gitti. Bir çok kişi ise çok beğendi. Yani sanırım beğeni ölçüsü kişiye göre değişen bir oyun.





Bana gelince, beğendim oyunu, ancak şahane ya da berbat diyebileceğim gibi değil. İlginç buldum ben. Teknolojinin kullanımı o kadar genişledi ki, şehir tiyatrolarında da bundan bol bol faydalanılıyor. İlk olarak üç dört yıl önce Kerem Yılmazer sahnesinde rahmetli Toron Karacaoğlu'nun başrolünde oynadığı 'İstanbul Hatırası' adlı oyunda görmüştüm barkovizyon gibi ekrana yansıtma işini. Artık yalın ve kuru bir tiyatro sahnesinde oynanmıyor oyunlar doğal olarak.
İlginç buldum derken, böyle bir karakterin varlığından haberim yoktu Türk Polisiye edebiyatında. Dedektifin olayı çözümlerken izlediği yol ve yöntem, o döneme göre çok iyi tahlil ve analizler şaşırttı beni.
Eve gelince adetim olduğu üzere oyun ve konusu hakkında araştırma yaptım. 2000'li yıllarda yazılmış bir çok yazıya ve kitap sitelerinde satışta olan Amanvermez Avni serilerine rastladım.
Hakkında çok fazla bilgiye ulaşılamayan Ebüssüreyya Sami 1913-1914 yıllarında 10 kitap olarak yayımlamış Amanvermez Avni'nin maceralarını. On paralık öyküler kategorisinde değerlendirilmiş olan seri, Meşrutiyet döneminde hırsızlara, katillere, kalpazanlara kök söktüren 'Mister' Sherlock Holmse'un Osmanlılı muadilini kazandırmış Türk edebiyatına.
Önsözünde ise şunları yazmış:

"Sherlock Holmes, Nat Pinkerton, Nick Carter, Lecoq, Harry gibi Batı'nın zabıta yaşamında harikalar yaşattıkları söylenilen fevkalade zeki kişilere ait öykülerin ne kadar merakla okunduğunu gördükçe Doğu ülkelerinin de bu gibi zekalardan yoksun olmadığını kanıtlayacak, saklanmış ve doğru olan belgelerin yayınlanmasını ulusal ve vatani görevlerden saydım. Amerikalı bir Nat Pinkerton'un, Parisli bir Lecoq'un ellerinde var olan çok sayıdaki maddi araçlara dayanan başarılarını ısrarla alkışlayan okuyucular, hiç şüphe etmem ki bütün süregiden mahrumiyetleri içinde -yalnız sahip olduğu Doğu zekasını kullanarak- başarılar kazanan bir Türk polisini daha çok beğeneceklerdir."

Amanvermez Avni'nin Sherlock Holmes ile benzerlikleri olduğu kadar farklılıklarının da olduğu ele alınmış okuduğum yazılarda. Yerellik konusu ön plana çıkıyor tabi bu durumda. Olay çözümlerken diğer insanlarla girdiği diyaloglarda Ortaoyunu'nda, Karagöz-Hacivat oyunlarında ve Hüseyin Rahmi Gürpınar'da rastladığımız yanlış anlaşılmalara dayalı, halk deyişleriyle bezeli mizahi ögelerin oluşu gibi.
Göreceğim bakalım inşallah, internetten sipariş verdim bile. Heyecanla bekliyorum okuma serüvenimi.

AMANVERMEZ AVNİ

YAZAN                                            : EBÜSSÜREYYA SAMİ
ÇEVİREN                                        : EROL ÜYEPAZARCI
OYUNLAŞTIRAN VE YÖNETEN: SELÇUK YÜKSEL
OYUNCULAR:
BURAK DAVUTOĞLU, BURHAN YEŞİLYURT, CAN ALİBEYOĞLU, CİHAN KURTARAN, DEFNE GÜRMEN, EMRE ŞEN,GÜLCE ÇAKIR, MURAT ÜZEN, NESLIHAN AYŞE ÖZTÜRK, OZAN GÖZEL, ÖZGÜR ATKIN, PINAR AYGÜN,VOLKAN AYHAN

Yorumlar

Popüler Yayınlar