AĞLAMAK

Bilmiyorum neden fazla duygusalım bu akşam?
Yemeğimi hazırlarken dinlediğim şarkılar neden oldu belki. Yemek sonrası You Tube'da rast geldiğim Işıl Yücesoy'un NEDEN şarkısı değil yani.

"Aşık mıyım? Yok Çok değil.
Çok mu  mutsuzum? Hiç sanmam.
Niye ben? Eski ben,
Ben değil de bir başkası.
Anlatamam, anlayamaz,
Ne olduğunu bir başkası."

Ne güzel söylüyor, nasıl da insanın içine işleyen bir sesi var.

Zor bir gün geçirdim. Hayli zor...
Preste sıkışıp kalmışlık duygusu; kimseyi kırmak istememekle istediğimi yapmak arzusu arasında kalmışlık.
Yıllar sonra ilk kez yine sol böbrek tarafımda sancı hissi. Yıllar sonra ilk kez yine yemeğe karşı isteksizlik. Bir acıkmama durumu...

Çok yıllar önce, aşk bana ilaçtı. Yaşam sevinciydi, itici güçtü. Şimdi aşk yok, çünkü inanç yok. Geçti o günler çoktan. Romantizmi, maneviyatı kimsenin umursamadığını anladığımdan beri hiç yok. Hemen herkesin çıkar peşinde koştuğu, aşkı da buna alet ettiğini çok iyi öğrendiğimden beri yok.
Öyle özlüyorum ki, kalbimin aşkla titreyen halini. O, bütün dünyayı sırtında taşıyabilme gücünü hisseden aşık beni.
Ne fayda? Bünye almıyor içeri artık aşkı. Ne o gözle bakıyor etrafına ne de bir çaba içinde bu yürek.
Sıklıkla düşünüyor sadece, şarkılar dinleyip düşünüyor bir zamanların hayal gibi aşkını. Arada bir ağlıyor ona. Bu akşam yaptığı gibi.
Hiç sevmediğim "keşke" sözcüğü gelip yakama yapışıyor ender de olsa. Keşke hayatı tanımasaydım, eski saf halimle kalsaydım. Keşke yılları geri getirebilseydim.

Ağlamak gerçekten güzel, iyi geliyor, çok iyi geliyor. Yaşadığını hissettiriyor, hafifletiyor insanı.

Yorumlar

  1. Yaşam devam ediyor her şeye rağmen.
    Pes etmek yok.
    Mücadeleye devam.
    Aşk mı?
    Geçiniz bir kalemde o kelimeyi.
    Dediğiniz gibi
    onu da olması gerekenden uzaklaştırdılar çoktan.
    Ağlamak açılmaktır, rahatlamaktır.
    Ne diyeyim ki.
    ...
    Sağlığınıza dikkat edin.
    Geçmiş olsun.
    ...
    Sağlığın kaybedilmesini benden iyi hiç kimsenin anlayacağını sanmıyorum.
    ...
    Sevgiler saygılar.
    Ha bir de serzenişte bulunayım.
    Eğer oğlunuza yazılan yorumlar size görünüyor ise.
    Teknik bir sıkıntı söz konusu değilse.
    Geçmiş yazılarınıza yaptığım yorumları lütfen yayınlayın.
    Çünkü, yazılarınıza yaptığım yorumlar ne yazık ki tarafınızdan onaylanmadı:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayat devam ediyor ve ben hayatı çok seviyorum hocam.
      Mücadele etmeden geçirdiğim bir yılım yok kendimi bildim bileli.
      Elbette devam.
      Duygularımı yazmak şikayet değil hayattan, bana iyi gelen bir iç döküş. Şu hayattan hiç şikayet etmedim çok şükür. İnsan başka türlü tanımıyor hayatı. Bakmayın keşke tanımasaydım dediğime; yaşadığım bir sürü şey bana çok fazla öğretti, şükrediyorum bu yüzden. Zaman zaman duygular tavan yapıyor, her şey üst üste geliyor, dökülme ihtiyacı hissediyorum ve yazınca rahatlıyorum ben.
      Aşk konusuna gelince:) Bir kalemde geçemem, aşk çok önemli, insana yaşama sevinci veriyor. Hiç aşık olmadan ölüp giden insana ne yazık...
      Şu yaşadığımız dönemde aşk aşk olmaktan çıktıysa da gerçek aşkı bulabilen için hayat ne muhteşem!
      Ne yazık ki bu dönemde her şeye kapalıyım.

      Saygılarımla hocam.

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar