KÖY DÜĞÜNÜ / SOKAK DÜĞÜNÜ

                                                                    TEKKEÖNÜ LİMAN


Bartın'daki köyümüzde yaz düğünleri limanda yapılır. Liman evimizin tam karşısına denk geliyor. Hava kararmadan başlar hazırlıklar, güneş batmaya yakın da limanın elektrik direklerinin lambaları yanar, denize yansır ışıklar ayın yakamozu gibi. Yazın hemen hemen haftada iki üç gün düğün olur. Bizim köyde bu kadar evlenecek insan yok tabi ki, çevre köydekiler de burada yapar düğünlerini. 

Düğün akşamı ne televizyon seyredilebilir ne kitap okunabilir ne de uyunabilir kolay kolay. Çünkü o kadar yakınız ki limana sanırsın düğün bizim bahçede yapılıyor. Hele bir de rüzgar iyi esiyorsa iyice kendini düğünün içinde hissedersin, gitmene gerek yok yani. Aşama aşama yaşarsın eni konu düğünü. Takı töreninde kimin ne taktığına kadar. Bir de havai fişekler atılır ki Boğazdakilerle yarışır. Köyde çok gurbetçi aile olduğundan paraları böyle saçarlar işte. 

Rahmetli annem bazen sinirlenirdi çok gürültü oluyor diye, "Kıldığım namazdan bir şey anlamıyorum." derdi. Bir keresinde gece yarısını geçtiği halde düğün bitmeyince jandarmayı bile aramışlığı vardır. 

Ben severim böyle köy düğünlerini, davullar, zurnalar, köçekler çok samimi gelir bana. Bartın köçekleri vardır, erkektir bunlar, etek giyip bir oynarlar şaşar insan. Ben düğün yapmadım ama şimdiki aklım olsa köy düğünü der başka bir şey demezdim. 

Dün akşam üzeri Sibel'le Dalaman'daki evde vantilatör kurulumu yapıyoruz, birden yüksek sesle müzik çalmaya başladı. Balkona çıkıp arandım anlayamadım. Sanki bizim sitede birileri bangır bangır müzik çalıyor. Haliyle kızdım önce, kim çalıyorsa ne saygısız dedim bütün siteye dinletiyor. Bir süre sonra kesildi ses. Sibel de gidince ben akşam yemeğimi hazırlamaya başladım. Aaa, gene o ses, Allah Allah nedir bu derken sunucunun konuşmalarından anladım ki bu bir düğün. Ne sevindim ne sevindim anlatamam. Burada yazın düğünlerin sokakta yapıldığını biliyorum, birkaç kez Sibellerin evinin yakınında olmuştu da hiç bu kadar yakından tanık olmamıştım. Aynı köydeki gibi sanki düğün bizim sitenin içinde yapılıyor. Gece on bir buçukta bitti düğün. Yeni yeni şarkılar öğrendim ben de bu sayede. Eskiden köyde 'Bas Bas Paraları Leyla'ya' diye şarkı söylenirdi çok gülerdim, şimdi daha değişik şarkılar çıkmış. Dolarlı Eurolu, yılan kaynanalı gibi düğünde söylenmesi garip şarkılar. Şaşırdığım bir başka şey de Ege şarkı türkülerinden daha çok doğu ve güneydoğu yörelerimize ait şarkı türküler çalınması.

Sitenin bir WhatsApp grubu var, orada bir kadın çok sinirlenmişti dün akşam, "Nefret ediyorum bu sokak düğünlerinden, bunlara yasak koyulamaz mı?" diye yazdı. Kimse onu tasdik etmeyince bir daha sesi çıkmadı.

İnanılır gibi değil bugün de düğün var, üst üste iki gün.  O kadın bugün hiçbir şey yazmadı. Başa gelen çekilir dedi herhalde. 

Şimdi ses kesildi, takı töreni var, yarım saat kadar sonra gene başlarlar. 

Köydeki eski günleri hatırlıyorum, çok mutlu oluyorum, özlemle yad ediyorum o günleri. Annemi ve babamı da.

Ve bu yeni yerleşim yerimde bunları yaşamaktan son derece memnunum.

Dalaman'dan fotoğrafım olmadığından Bartın Kurucaşile Tekkeönü köyünden fotoğrafları paylaşıyorum. 



BARTIN KÖÇEKLERİ




Yorumlar

  1. Her zaman ki gibi yine çok muhteşem bir yazı olmuş. Hem bilgilendirici hem de insanların kültürünü yansıtan bir yazı. Annen ve babana Allah'tan rahmet diliyorum Nurten kardeşim. Her anne ve babanı andıkça benim de aklıma rahmetli babam geliyor. İyi ki yazıyorsun iyi ki varsın. Her daim yaz. Kalemin daim olsun. Selamlar saygılar değerli kardeşim benim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah hepsine gani gani rahmet eylesin, ruhları huzur bulsun hocam.
      Sağolun, varolun. Selâm ve sevgilerimle.

      Sil
  2. Yazılarınıza ara vermeyin. Sizin gözlemlerinizden öğrenecek çok şey var. Yazmak yaşamaktır.
    Selam ve saygılar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında o kadar çok yazacak şey var ki aklımda, ancak bazen tam yazıya oturuyorum anlamsızlık duygusu geliyor birden. Kendimi tekrara düşmek, insanların ilgisizliği ve biraz da ülkenin içinde bulunduğu durumda yazacaklarımın anlamsızlığını düşünüyorum. Bunun yanlış olduğunu da biliyorum elbette, aşacağım mutlaka.
      Sağolun varolun hocam, selâmlar.

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar