FAZIL SAY'A HAPİS!

"Yarını Bekleyemedim" diye yazıyor ya bazen Ertuğrul Özkök; bugün benim durumum da ona benzedi.
Bendeniz, yazmaya takati kalmamış, kendini neredeyse nadasa bırakmış bir üşengeçlik içindeyken, Fazıl Say'ın 10 ay hapis cezası aldığını öğrenmemle klavyenin önüne geçmem bir oldu. 



İçimden geçen bir dolu olumsuz tepki var, burada kaleme alamayacağım. 
Korkunç, sadece korkunç olduğunu söyleyebilirim. 
Bizim ülkemizin yıllardır devam edegelen huyu bu, en değerli yazar çizer ve aydınlarımızı, uluslararası ün yapmış insanlarımızı cezalandırmak için elimizden geleni yapıyoruz. 
Bizden farklı düşünüyorlar, düşündüklerini dile getiriyorlar diye hop hemen üstüne atlıyor yerlere fırlatıyor, ezip çiğniyor, bir daha kalkamayacak hale getiriyoruz. Helal olsun vallahi. 
Bir zamanlar Nazım Hikmet'i vatan haini ilan edip vatanına hasret öldüren bu devlet yakınlarda ona iade-i itibar etmedi mi? Evinde Nazım'ın şiiri bulunanlar suç işlemiş sayılıyorken bir zamanlar, şimdi okul kitaplarında okutulmuyor mu bu şiirler? 
Peki o zaman bu ne perhiz bu ne lahana turşusu böyle?
Ne yaptı Fazıl Say?
Ömer Hayyam'ın (Çok ünlü İranlı bir şair ve matematikçidir) bir dörtlüğünü Twitter'de paylaştı.

"Irmaklarından şaraplar akacak" diyorsun Cennet-i alâ meyhane midir? 

Üstelik bunu alıntı yaptı ve ortalık karıştı, cezayı da yedi; asıl paylaşımcıya ise hiç bir şey olmadı.
Ertuğrul Özkök demiştim ya yazının başında; yazmış gene hazret, bekleyememiş. "Piyanonu bırak, sınır dışına çekil" demiş. "Bu ülke sana dar edilecek, elinde silah yok ki kardeşim PKK gibi masaya oturasın" demiş. 
Günaydınnn. Vallahi günaydın, çok geç kaldınız bu tepkiler için.
Ömer Hayyam çok zeki ve döneminin en önde gelen bilim ve astronomi adamıymış. Tarihi kişiliklerin kesin doğum tarihi genellikle bilinemezken o kendi doğum tarihini araştırıp günü gününe belirlemiş, çünkü takvim konusunda da uzmanmış.
Yazdığı bir çok bilimsel eserden başka 158 adet rubaisi olduğu bilinmekte. Bu rubailerin çok çevirisi yapılmış, ancak Türk halkına sevdiren tek çevirmen Sabahattin Eyüboğlu olmuş.
Ölüm yılı 1131.
Aradan 900 yıla yakın bir zaman geçmiş. O zamanlar mahkum edilmeyen Ömer Hayyam, şimdi bir piyanistin bir tweet paylaşımıyla mahkum ediliyor.
Bravo bize!

Gazetelerden birinde okur yorumlarını okurken rastladım; demiş ki adam, "Fazıl Say'ın işi gücü ortalığı karıştırmaktı, başardı"
Buna da bravo!
Bu ülkede kaç kişi Fazıl Say dinler, kaç kişi onun tweetlerini okur Allah aşkına?
Bu tamamen sindirme operasyonu. Sevmediğini, hazzetmediğini, muhalif olanı bir daha çıkamayacağı deliğe sokma operasyonu. 
Cahit Berkay'ın dediği gibi, üzüldüm, ürktüm, korkuyorum...
Hem de çok.